Hem üzülerek hem de sevinerek döndük Ankara'ya.
Rahat bir yolculuk geçirdik yine. Bir tek Çınar ayağını habire öndeki koltuğun arkasına dayama suretiyle Alman Ablamızı rahatsız edip yanındaki İran'lı arkadaşın "menim hanım rahatsis oluyor" demesi sonucu Çınar'ı zapdetme kısmı terletti beni. Ayağı elimden kaçmasın diye ne kadar uğraşsam da arada sırada tutamadığımda ters ters bakan 20'lerindeki hormonlu ablamızın sinirli, gıcık bakışlarına maruz kaldık.
Yüksek sesle söylenmeden edemedim. Çocuk bu bağlayamam ki. Ancak çocuğu olan anlar. Zaten ben de domuz gribi yüzünden onlardan rahatsız olmuştum.
Çınar yabancıları görünce bir süre kal gelir kendisine. Böööyle dudak sarkar, bakışlar sabitlenir ve hiç tepki vermeden bakar, bakar, bakaar. Hayatta gülmez.
Babasını görür görmez yine Çınar'a kal geldi. kısa sürdü ama bu sefer. Kucağına gitsem mi, gitmesem mi emin olamadı. Babasının onu almasına ses çıkarmadı. 5 dk sonra kafası babasının omuzunda yatıyordu.
3 hafta pek çok şeyi unutması için de kısa bir süreymiş. Evde bir kez oynadığımız ve benim oynarken sesler çıkardığım oyuncağını görünce hemen benim seslerimi taklit etti. Çok şaşırttı beni.
Hatta 2 ay önce babaannesinin apartmanında su deposu patladığı için yukarıdan sular akmış ve çok korkmuştu. Oraya gider gitmez hemen" hüüüüp" (Su demek) diyerek suyun aktığı yeri gösterdi. Bu daha da şaşırttı beni.
Yazlık anılarımızı anneanne ve dedenin kafa dinleyeceklerini düşünerek geride bıraktık. Belli bir yaşa gelmiş insanların sürekli 15 aylık bir bebeğin peşinden koşturmaları çok da kolay değil-miş. Son günlerde erken kalkmaktan bunalmış ve sesten yorulmuş annemin yorgun surat ifadesinden anladım.
Uyku ve yemek düzenimizi eski sisteme oturtma ümidiyle geldim evime. Yerini yadırgadığını eve gelir gelmez yatağında ne kadar rahat uyuduğunu görerek anlamış oldum.
Bir de 15 ay kontrolü için doktora gittiğimizde üstten 2 dişin kabardığını öğrendim, rahatladım. Demek ki son günlerde artan gece uyanmalarının sebebi buymuş.
Şimdi en çok taze toplanmış mis gibi kokulu, minik tarla çileklerini...
Bahçeden toplayıp hemen yemek yaptığımız semiz otlarını...
Ağaçtan toplayıp yediğimiz kayısı ve kirazları...
Taze tereyağını..
özleyeceğiz Çınar'la ben.
Ama orada da en çok günlük süte hasret kaldım ki ne kadar lüks birşeymiş buraya gelince anladım.
Merdiven inip, örümcek gibi tırmanmayı, koltuklara, bebek arabasına, yüksek yerlere tırmanmayı, sürgülü kapıları açıp, çıktıktan sonra kapatmayı da yeni becerilerimiz arasına kattık bile.
Lazımlığa alışması için her gün oturtmaya çalışsam da başarılı olamadım ve kaldırdım. 1 ay sonra tekrar deneyeceğim.
Her ne kadar tarihsel olarak yaza girmiş hatta ortalamış olsak da Ankara'da hala yağmurlu bahar günleri yaşıyoruz. Hani tatil dönüşü ince giysileri giyersin pek bir mutlu olursun ya, onu yaşayamıyoruz ama geldik mi geldik.
Özlemişiz evimizi, yatağımızı, uykuyu, yemeği. Oh...
34 yorum:
Hoşgeldiniz,çocuklara tahammül edemeyen insanlara da ben tahammül edemiyorum.Adı üstünde çocuk bu çocukkk.
Neyse,annesi niye ağlamış o kıyamam nasıl derin bakıyor valla...Deniz-kum-güneş yaramış.Tam yemelik olmuş,bayılıyorum ben bu miniğe yaaa...
zaten hormonlardan dolayı deli divane gibiyim...birde o ağlarken çekilen resmi görünce oturup birde ona ağladım...
kıyamam ben kuzuma ya
artık senin için süppperrr maraton başladı, start aldın arkadaşım.. bundan sonra yetişemeyeceksin rapor etmeye, çınar hızını aldı bi kere..
ben onun yanaklarından süzülen bir damlacık yaşa kıyamam... Şu turist kıa da gıcık oldum ayrıca.. Kardeşim ne geliyosunuz benim memleketime, gelip de benim de huzurumu bozuyorsunuz??? Hoşgeldiniz.. iyi ki geldiniz.. özlemiştik...
Hoşgeldiniz Sermin! Uzun bir tatilin en guzel yanı eve dönüşü degil mi? Çınar'ın ifadesi de çok değişti bu aralar sanki..bebek gibi değil çocuk gibi bakıyor yakışıklı karaoğlan! En kısa zamanda görüşmek dileğiyle, ikinizi de öperim
Hosgeldiniz.Bence seyahate cikmanin en güzel yani eve dönmek.Gerci kirli camasir ve temizlik olaylarini birakirsak kenara)
Duru'nun annesi (ismini bilmeyince böyle de bir garip oluyor ama) zaten arkadan "Allah size 10 tane yaramaz çocuk verir inşallah" dedim. Duydular sanırım iyi de oldu. Suiçin ağlamıştır yine hatırlamıyorum ama :)
Elçiiiin sen atla gel Ankara'ya. başındaki dumanlar gitsin. Çınar'la ben seni bir güzel eğlendirelim, unut tüm yaşadıklarını.
Bilgenim o startı Çınar 2 ay önce vermişti. bu ara biraz hız kazandı sadece :)
Burcu sorma ben normalde çok sevreim turistleri ama buna fena gıcık oldum. yani o anda orda ingilizce cümlelerimi hazır etsem çıkıp kavga edecektim de hiç ingiizce kavga etmedim doğrusu !!!
Neslihancım sağol. Saçlardan biraz da. uzunken daha bebeksi duruyordu.
Sorma Sinemcim. Çamaşırları yıka yıka bitiremedim. Bir tek Çınar ve benimkiler olsa neyse, bir de Serkan'ın 3 haftalık birikmişleri de var. yıka babam yıka.
çınarın eve dönünce eski düzene gireceği belli canım,çınar uyumlu hep maşallah. diş dönemi zaten herkeste aynı bitap düşürüyor.
sermin dikkat ettim sanırım sende çınara genelde tek parçalı tulum şeklinde çıt çıtlı giydiriyorsun. bende gündüz leri genelde elbise giydirmediğim zamanlarda tek parçalı çıtçıtlı bodyler tabi ayakları az uzun şort gibi dursun diye;) giydiriyorum o yüzden çınardakilerde dikkatii çekti :)
Hoşgeldiniz. Aman çocuğu olmayan çocuklunun halinden anlamıyor. Sonra da çocuğa yaramaz çocuk değil de anneye ne rahat anne bakışları fırlatıyorlar. Amca, teyze sende böyle yaramazlar var mı da bilip bilmeden bana o bakışlarını fırlatıyorsun. Önceleri sinir oluyordum ben de. Şimdi aldırmıyorum. Çocuk onlar tabi yaramazlık edecekler, yerlerinde biblo gibi durmayacaklar değil mi ama?
O Alman kıza gıcık olduğumdan daha fazla yanındaki Iranlının hanımına gıcık oldum.
Kaotik geçen son seyahatimizden sonra geldiğim nokta şudur... Irk dil fark etmez tüm çocuklar durmadı mı durmuyor. İlk günlerde kendini paralayan tek çocuk benim ki gibi gelse de yavaş yavaş gördüm ki yabancıların çocukları da aynı... Sadece onlar bize göre hakikaten daha rahatlar. Durmadı mı bizim gibi yerin dibine geçmiyorlar.
Yasemincim sağol geldik, düzene girdik rahatladık. evet geneld etek parça tutlumlar giydiriyorum. çok rahat oluyor. mothercare'in tüm tulumlarını topladım sezon başında. dayanamıyrum görünce.
Ayçacım çocuğu olmayan insanın anlamsı daha zor. insan gerçekten anne olduktan sonra dünyaya bakışı değişiyor.
Banucum o İranlı'nın hanımı zaten Alman kız :) hanımı manımı değil zaten öööle deme ihtiyacı duydu. içime su serptin. yabacıların çocukları hep daha sakin gelmiştir bana. görmezden gelmeyi bildikleri için çocukları çok fazla srdürmüyor tepki vermeyi belki de.
İsmimi daha önce yazmıştım (Bknz.01 Haziran 2009 Pazartesi
Mother&Baby'dey(miş)iz yazınız)
Fakat haklısın o kadar kişininkini akılda tutmak zor,seven yorum yazan çok olunca:) Duru'nun annesi 'nin adı Bige'dir. Öyle başladı öyle gidiyor ne bileyim:)
hoşgeldinizzz :)
Hoşgeldiniz:)) Kıyamam ben Çınar'ın gözyaşına, çok tatlı çok..
Bige'cim doğru yaaa şimdi hatırladım kusura bakma. yok onunla alakası yok da benim isim hafızam çok zayıftır.
Nailecim teşekkür ederiz.
Yeşim sağol. Siz de hoşgeldiniz :)
Sermin'cim hoşgeldiniz... Bir ara senden tatil tavsiyeleri almak istiyorum. İlk resme bayıldım ben de... Umarım Ankara günleri çok kötü geçmiyordur:)
Özlemmcim tatilin her çeşidini yaptığımız için ne tür bir tatil istediğine göre tavsiyelerde bulunabilirim. ankara'da şu an hastalıkla geçiyor ama dare ediyoruz. öptüm
merhaba
ben sizin sayenizde blog olayını anlamaya çalışıyorum..sadece buradan mı yazışılıyor? facebook ta da varmısınız?
her tatil sonrası gibi biraz hüzün biraz evde olmanın rahatlığı ama bir o kadar da yapılacaklar ve bebek sorumlulugu başlamış gorunuyor.ama ben bebeklerın evlerını ve oyuncaklarını sevdıklerı ıcın daha rahat ettıklerını dusunuyorum..birkaç tecrubeye istinaden..
bu arada bır anne olarak yazdıklarınızdan 3 hafta eşınızın çamaşırları bırıktırdıgını okudum da ne desem bılemedim..üzücü aslında.eşlerin bebeklı hayatta bu gıbı seyleır paylaşması gerek ama tabı sanırım her erkegın yetısme/yetiştirilme tarzı hayatı farklı.ama ben sızı bu blogtan tanıdıgım kadarıyla sız butun ıslerın ve bebegın sorumlulugunun ustesinden gelecek bırı olarak gorunuyorsunuz..
evet daha once de yazdım ankaradakı buluşmayı ıple cekıyorum umarım bızım tatılde oldugumuz gunlerde olmazda tanısırız.sevgıler.meral ve melısa 19.04.08 ankara çankaya
en başta şu kıza çok gıcık oldum ya,zaten oldum olası hiç haz etmem almanları.senin durumunu çok iyi anlayabiliyorum zor olmuştur 15 aylık bir yavruyu oyunundan uzak tutmak.
evinizde inşallah eski düzene kavuşursunuz biz de yeni yeni düzen tutturmaya çalışıyoruz ama ev gibisi yine de yok...
sevgiler...
Meral merhaba,
Bazı arkadaşlarımızla facebook'tan da görüşüyoruz. buradan da yazışıyoruz bazılarıyla bazılarıyla mailleşiyoruz. ama bu blog olayı çok güzel. ne kadar sanal olsa da kimi zaman gerçekten daha gerçekci bence. bir sürü arkadaş edindim sayesinde. tavsiye ederim.
eşime gelince hiç bilmez, beceremez öyle çamaşır yıkamayı falan. makineyi çalıştıramaz ki.belki de ben alıştırdım bilmiyorum. en azından bulaşık makinesini çalıştırmış :) onun için büyük birşey bu :((( bu konuda yardımcım yok malesef
Serapcım bizim düzene girmiş gibiydi ama hasta olduk bu seferde. eski düzenimizi özledim ben çook. hoışgeldiniz bu arada.
çok geçmiş olsun.hava değişimi mi? dişler mi?bu arada çınar adı ile yaşası çok güzel bir isim.benim annem bebekler ıcın dıyor kı ''gul gıbıdırler bır solar bır acarlarmıs''.o nedenle yorucu ve uzucu hastalıkların bır an evvel gecmesı dılegı ıle.
bırkac gun oncesıne kadar gmaıle ve facebooka bakıp cıkan ben sımdı sızın blogu acıp yenı yazı varmı dıye bakar oldum..hatta heveslendım acaba ben de Melısya boyle bır sıte yazsam mı...üşenirim herhalde.ama yazsam aynen sizin gibi renkli güzel şeyle rolacagına emınım..cunku her gunu ozel ve guzel gecırmeye calısıp gezıp duran bır anne kızız..
bu arada mantıken bulaşık makınesını calıstırma ıle camasır makınesını calıstırma arasında hıcbır fark yok ama sanırım ısın sonrakı kısmı yanı camasırı asma kısmında usenılıyor.
bır de yardımcı olsa da yınede bu aylarda cocuk sahıbı olan bır kısı ıcın bazı seylerı yapmak cıddı fedakarlık gerektırıyor sonucta uykudan oluyor bu fedakarlık en basta.ama bu bır donem..bebeklerımız buyuyor ve daha da buyuyecek ve bız bugunleır hatırlamayacagız bıle.ilk uykusuz gunler sımdı mazi gibi :)
buradan arkadaş edinildiğine katılıyorum.en azından aynı donemde cocuk sahıpleırnın aynı seylerı yasadıgını gorup cocuklarımızın uzaydna gelmedıgını bırkez daha anlıyoruz.yolculukta ne yapacagını bılemeyen sıkılan bebeklerımızı kımsenın anlamadıgını goruyoruz..ben ozellıkle bebegım avmlerde yururken onune bakmayan ve bebegı gordugu halde azıcıkda olsa cekılmeyen ınsanlara cok kızıyorum.resmen carpıyorlar ve bebek dusuyor bız yanında oldugumuz halde.
neyse cook yazacak sey var .şimdilik iyi geceler.meral ve melısa 19.04.08 çankaya ankara
serminimmmmm
gozumuz yollarda idi..seni hic rahat birakmicaima soz veriyorum
meralcim ne güzel şeyler yazmışssın. mutlu ettin beni sağol.
bir mail adresi verirsen sana yarın bir buluşma olacak onunla ilgili bilgi vereyim.
Sibeeeel dipteyim sorma.yarın görüşeceğiz di miiii.
hoşgelmişsiniz Serminim ne güzel kareler yakalamışsın öyle yerim ben o ördeği :)
Yorum Gönder