23 Şubat 2012 Perşembe

Bu işte bir yanlışlık var


... Cidden.. Biri 5 aylık biri 4 yaşında iki çocuktan büyük olanının daha "olgun" davranması beklenirken bizde bu durumlar başağı durumda.


Mesela;
Irmak bazen sabaha kadar deliksiz bazen sadece 1 kez uyanıyor geceleri. Çınar sabaha kadar 4,5,6... kez kalkıyor. Tutturabildiğine.

Irmak gece uyandığında ağlamıyor, tısıldıyor kendi kendine ıkınıp, sıkılıyor. Çınar geceleri uyandığında "anneeeeeeeee" diye höykürerek ağlıyor.

İyi tarafı var bir de. Çınar 9.30'da yatıyor. Bebek olanı ise 10.30'da yani abisinden geç gece uykusuna geçiyor.

Irmak ağlayan bir bebek değil. Doğduğundan beri ağladığı sayılıdır. Çınarsa gün içinde ota, ..ka herşeye ağlar oldu. Evde ağlayan bebek olan değil dana olan.


Irmak kendi kendini oyalayabiliyor. Önüne koyuyorum 1- 2 çıngırak, sesli oyuncak, onlarla uzun uzun oyalanıyor. Oyuncak yoksa bile beni seyrediyor. Sadece yalnız kalmayı sevmiyor. Hemen söylenmeye başlıyor.


Irmoşumu uykusu gelince yatağına yatırıyorum, çıkıyorum. Çınar'da da öyle yapıyorum ama uykuya dalana kadar 50 kez çağırıyor bizi. Süt içecektim, perdeyi örtmedin, muz yiyecektim, birsey soracaktım, üstümü örtme......

 İşte bundan diyorum, bir yerlerde bir yanlışlık var diye!

2 Şubat 2012 Perşembe

Heidi ve Varyemez

4 ay 12 günlük kızce içeride uyuyor. Bir boy büyüğü, kızcenin erkek versiyonu ise kreşte. Geçenlerde anneme Çınar'ın 2,5 aylık fotoğrafını gösteriyorum. Annem "Irmak bu değil mi?" dedi.

Çınar'ın bebekliğini bilenler benzetiyorlar. Ben fotograflarına bakınca benzetiyorum sadece ama dudakları ve pörtlek bakışları benziyor.Özellikle korktukları zamanki o şaşkın bakışları var ya bebeklerin, işte o halleri.

Çınar kreşe alıştı. Mutlu gidiyor ve mutlu çıkıyor ve benim için de önemlisi bu. Geçen hafta ilk kreş hastalığımızı aldık ama neyse ki Irmoşa bulaştırmadan atlattık. Bulaşmasın diye bir o oda, bir bu oda koşturdum orası ayrı post konusu olur valla.
Geniz eti ameliyatından sonraki ilk hastalığımız çok kısa sürdü. 5 günde geçti. Çok garip geldi bana. O zamanlar 2 haftada ancak toparlanıyordu.

Selin'in doğumgününden- Zeynep ve Selin ile

Irmak 4 ay 12 günlükken gayet sosyal bir bebek oldu. Gözgöze gelmeyegör , sırıtmak için yer arıyor. Annem şöyle tanımlıyor :) "5 kuruşu varsa gülmeye vermiş."

2,5 aylıkken dönmeye başlamıştı Irmak. Tam dönemese de yan dönüyor arada bir tam dönebiliyordu ama elini kurtaramıyordu. Şimdi tam dönebiliyor ama hala elini kurtaramıyor.

4 ay civarında yaşanan o "sessizlik" dönemine henüz gelmedik. Hala hep konuşmaya çalışıyor. Belki de biz bu dönemi yaşamayız.  Her çocuk sessizlik dönemini geçirecek diye bir kaide yok. Ya da kısa süreli yaşamış ve ben farketmemiş olabilirim.

2.çocuk olmanın avantajlarını şöyle yaşıyor Irmak.
3 aydan sonra emerken duyduğu her sese dönmeye başladıklarında emmeleri biraz sekteye uğrar. Daha uzun süre emzirmeye çalışırsın çünkü sürekli kafasını çevirir.
Ama evde bol sesli bir abi varsa zaten sesle emmeye alıştığı için bu dönemi daha kolay atlatıyoruz. Yine renkli şeylere, yüksek seslelere dönüyor ama hemen memeye geri dönüyor. Özellikle de karnını  biraz doyurmuşsa.


Bunların dışında çıngırağıyla, mobilleri, yumuşak renkli hayvanlarıyla bayağı bayağı oynamaya başladı. Bu da onu uzun süre oyalıyor.
Ellerinden sonra ayaklarını keşfetti. Tam olarak tutamıyor ama yan yatarken yakalıyor.
Emerken ağzımla, burnumla oynuyor. Ben en çok bunu seviyorum.

Bir de bana en çok sorulan sorulardan biri: Konuşma ve dil gelişimi için neler yaptığım:
Hergün 1-2 kitap okuyorum ona. Aynı hecelerden oluşan kelimeleri sık sık tekrar ediyorum. (mama, baba, dede...)
Zaten bunları 7-8 aylar civarında baba, dede demek için değil de konuşma öncesi antreman olarak hece tekrarları şeklinde söyleyeceği için ona bir hazırlık oluyor aslında.

Her kitapta 4-5 kelime belirliyorum kendime. Hep onları tekrar ediyorum.
Çevresel sesleri, hayvan seslerini (tak tak, cik cik) sık sık tekrar ediyorum.
Aynı hecelerden oluşan şarkılar söylüyorum. Mesela bir çocuk şarkısını sadece -ma hecesini kullanarak söylüyorum.
Ben konuşurken ellerini ağzıma koyuyorum (ağız hareketlerimi farketmesi için).
Evdeki nesnelerin isimlerini sık tekrarlı söylüyorum.
Uyurken başına bebek müzikleri olan cd açıyorum hep alıcı dil gelişimi için hem de seste uyumaya alışsın diye.
Bir de en önemlisi evde sürekli ama sürekli hiç durmadan konuşan birileri -ki bu görünce çıldırdığı abisi- varken Irmoş sürekli uyarana maruz kalıyor.