25 Haziran 2010 Cuma

5-6 saat daha istesem arsızlık mı ederim?



İşe tekrar başlamama 10 gün kadar kaldı. Araya anne-baba-çocuk üçlüsü olarak gideceğimiz bir tatil programı sıkıştırmamız lazım. Ama yapacak o kadar çok işin arasında tatile nasıl çıkacağız bilemiyorum.

Gündüzleri evde zamanımın bir kısmını çalışarak geçiriyorum ama asıl geceleri benim oluyor. Herkes uyuduktan sonra-takribi 12 civarı- ev sessizleşiyor. Ne tv sesi, ne insan sesi. Sadece mevsime inat sürekli yağan yağmurun kokusu ve camdan gelen serinlikle çalışıyorum. Uykum gelse de zorluyorum kendimi. Çünkü seviyorum gece çalışmayı. 3 gibi yatıyorum.



Sabah Çınar kahvaltısını yaparken ben uyuyor oluyorum ama kendimi suçlu da hissediyorum. Sanki Çınar'ı başkasına emanet edip keyif yapıyormuşum gibi hissediyorum. Ama bakıcı ablamız ile evde beraber olmak her zaman ele geçmez. Ben de 2 senenin acısını çıkartıyorum. Bahanem de var: Napıyım gece çalışıyorum :))

Çınar bu aralar kartlı oyunlarla vakit geçirmekten çok hoşlanıyor. Özellikle eşleştirme kartlarıyla aynı nesne resimlerini eşleştiriyoruz. Hayvanlarla yavrularını eşleştirme kartlarımız, ilişkili nesne kartlarını birleştirme oyunlarımız vaktimizin çoğunu alıyor.

Bir de Lego Duplo serisinin Construction Site ürününü çok sevdi. Takıyor, çıkarıyor, insan figürlerini konuşturuyor, inşaat yapıyor. Bazen bizimle, bazen yalnız başına takılıyor.

Bunların dışında şu linkteki renk eşleştirme kartlarını indirdim laminasyon yaptırdım. Sadece eşleştirme yapıyoruz ama isimlerini vermiyorum henüz. Bir tek kırmızıyı biliyor zaten. Onu da ben öğretmedim; kendi kendine öğrenmiş. Şimdilik 3-4 ay daha renk öğretmeyi düşünmüyorum.


Dün hem Çınar hem benim için bol misafirli ve eğlenceli bir gün oldu. Akşam iş çıkışı Burcu Arda'yı kapıp geldi. Bol bol zıpladılar, kikirdediler. Arada kavga ettiler, sonra unutup tekrar oynadılar. Bir ara sakin sakin masada resim yaptılar. Tam o gitti diye üzülürken 10 dk sonra bir baktık Sibel kapıda kucağında Emre'yle. Ne güzzeeell. Çınar sevinçten coştu.


Genelde lego oynadılar. Arabalarına çivilerden park yapıp, park ettiler. Birbirlerine patlamış mısır yedirdiler :))) Aslında Çınar yedirdi. Çünkü hala 12,5 tan 15 (şu anda tek azı ve 2 köpek dişi patlıyor) çıktığı için mısır sert geliyor prens beye. Çok nazikiz çok.



Çalışacak,okuyacak o kadar çok şey varken, evdeyken evle ilgili yapmak istediğim pek çok şey varken, bol bol fotoğraf çekmek isterken ve bir de Çınarişkomla gezmek, eğlenmek, oynamak isterken nerden başlayacağımı bilemiyorum.
Aşk-Memnu finalinin ardından ufak bir değişiklikle noktalıyorum.
Sermin kaçar!

12 yorum:

Sen Gelince dedi ki...

Daha sık yazmalısın... Seni keyifle okuduğumu ve yazılarını özlediğimi farkettim:)

Sermin dedi ki...

Özlemcim dediğim gibi bir 5-6 saat daha olsa hergün 2 kez yazarım :)

ELÇİN'İN YERİ dedi ki...

ben onun o çıkan dişlerini yerimmm annesi :)

Sermin dedi ki...

çıkmıyor kaynanası çıkmıyor. ağır ağııııırrr geliyorlar. yiter yaaw yiterr.

sumeyye dedi ki...

çınarı ilk gördüğümde bu blogta ,yenı taytay duuyordu..:)
bebekken sımdı bır cocuk oldu cıktı :)
maşallah!

siladaki cailperi dedi ki...

uyy
oglumu ozledim..

benim icin yavrulara siki siki sarilin:(

Sermin dedi ki...

sümeyye hatırlıyorum hatta sen blogunu yeni açmıştın ve ördüğün kazaktan illa bize de yap diye tutturmuşum ben :)

Sermin dedi ki...

Siboşum tadını çıkar, az kaldı.

Burcu dedi ki...

Yaz gelecdek her hafta sonu pikniğe gidicez hayalleri kurarken, ne biz pikniğe gidebildik, ne de yaz geldi!! Arda sen de kap gel de özlem gidersin kuzucuklar..

Sermin dedi ki...

yazın 1 ayı bitti bile :(( perşembe yağmurlar gidecekmiş öyle duydum. inşallah. sonra bol bol görüşürüz.

mine dedi ki...

tam mıncırmalıklar, onunla kahvaltı ettikten sonra yatsanız, bu zamanlar bir daha ele geçecek mi

Sermin dedi ki...

Mine
Birden üzüldüm" bu zamanlar bir daha ele geçecek mi" soruna. Geçmeyecek di mi.... Tadını çıkarmak laızm